28 Aralık 2016

Bir Sabah Hikayesi

Kış saati uygulamasına geçilmemesinden güne karanlık bir havada başlıyoruz bir süredir. Bu durumdan memnun olduğumu söyleyemeyeceğim. Sabah güne başladığım hal ile günüm şekilleniyor benim. Hele de güne başlarken güneş varsa değmeyin keyfime.. Maalesef sabah güneşini gördüğümüzde günün ilk çeyreği geçiyor şu sıralar.

Bu sabah karanlığı mı etkiledi bilmiyorum çocukların uyku düzenleri de değişti. Yeni düzene aslında düzensizliğe alışmakta hayli zorluk çektim. Sonunda bir yola girdi ve bu yolda bana sabahları bir iki saat yalnız vakit arttı. Okunmayı bekleyen yarım kitaplarımı hızla sıraya sokup birer birer bitiriyorum sabahın o pırıl pırıl zihniyle.
Yine bir sabah kahvemi demlemiş oturmuş kitabımı okuyorken beni çok mesut eden bir şey oldu. Çocuklar kalktı bir bir. Önce Gülbeşeker geldi gülümseyerek yanıma. Öptüm kokladım kucağıma aldım ve "Kitabımı bitirmek istiyorum izin verir misin okumama?" diye sordum. Sessiz kalınca kitabıma devam ettim. Ardından kestane geldi. Aynı şekilde onu da öpüp kokladım ve kitabımı okumak için müsaade istedim. O da ses çıkarmadı. Birazdan ağabeyleri Aram geldi ve onu da öpüp kokladım ve kitabımı okumak için müsaade istedim, kitabıma döndüm. Bir dakika sonra her biri yemek masasının üzerinde bulunan kitap tepesinden birer kitap alarak bir köşeye çekildiler. Her biri benimle birlikte kitap okuyordu. O anı muhafaza etmek isterdim ama telefonumu almak için ayağa kalkıp büyüyü bozmak istemedim. Anın tadını çıkardım büyük bir keyifle. Hep birlikte kitaplarımızı okuduk. Gülbeşeker ile Kestane de arada kazalar olsa da artık ince sayfalarla bayağı iyi ilişki içerisindeler. Bu da işlerimizi hayli kolaylaştırıyor. Kitapları ellerine aldıklarında çok da gözetim altında olmaları gerekmiyor artık zira.  Ben bitirmeyi planladığım bölümü bitirdiğimde kitabımı kapadım. Artık beni beklemekte olduğunu hissettiğim kıvama gelen çocukları "Haydi herkes kahvaltıya!" diyerek mutfağa davet ettim. Zıpkın gibi fırladılar yerlerinden neşeyle. Ben ise yürüyor muydum uçuyor muydum bilmiyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder